Sağlık
Romatizma Nedir ve Tedavileri Nelerdir? 08.11.2017

Romatizma

Romatizma kelimesi, Yunanca ’’rheuma’’ kökünden gelir. Bu kelime herhangi bir vücut sıvısının akışını, kanın yürümesini ifade eder. Romatizma, kemikleri, eklemleri, eklem çevresi dokuları, hatta sinir köklerini etkileyen bütün hastalıkları adlandırmak için kullanılır. Bir başka deyişle, kaslarda ve özellikle eklemlerde kendini gösteren ağrılı hastalıkların genel adıdır.

Nedenleri bugün de ne yazık ki tam olarak bilinemiyor. Fakat mikropların neden olduğu romaztizmalar, gut hastalığı ve akut eklem romatizmasının nedenleri bilinmektedir. Bunların ortaya çıkışına neden olarak genetik(aileden gelen) faktörler, yaş, cinsiyet, bazı ilaçlar, kaza sonucu oluşan zedelenmeler, iklim gibi faktörler gösterilmektedir. Her romatizmanın görülme yaşı farklıdır ve bununla birlikte kadınlarda görülme sıklığı daha fazladır. Belkemiği romatizması, gut gibi romatizmal hastalıklar ise genetik olabilir. Ayrıca rutubetli ve soğuk yerlerde görülme ihtimali daha fazladır. 

Psikolojik nedenler, travmalar da ortaya çıkmasında rol oynayan etkenlerdir. Her ne olursa olsun bu romatizmal hastalıklar kasları, iç organları, eklemleri özellikle hareketimizi sağlayan yapıları tutmaktadır. Ağrı, tüm vücutta mevcut özgül alıcıları, yani ağrı ve acı alıcılarını uyarmanın bir sonucudur. Bu uyarımın iki kaynağı olabilir: ağrı alıcılarının gerilmesi, uzaması veya sıkışmasıyla meydana gelen mekanik uyarı ve iltihap aracıları yoluyla, bir iltihap esnasında ortaya çıkan kimyasal uyarı. Belirli sürelerle tekrarlanan, hareket edince artan ve dinlenince yatışan mekanik ağrılarla (artoz ağrıları), iltihabın ilerlemesine bağlı olarak gece şiddetlenen, sabahları da bir kasılmayla birlikte hissedilen (iltihabî ağrıları) birbirinden ayırmak gerekir.
Romatizma hastalıkları sınıflandırmak uzun ve çapraşık bir iştir; çünkü çoğu basit bir etyoloji göstermediği gibi lezyonların yapısı da kesin bir özellik taşımaz.
 
Romatizmalar

1- İltibabî Romatizma (Artrit): Ateş, mafsallarda ağrı, şişlik, kızarıklık ve hareket güçlüğü, halsizlik, iştahsızlık şeklinde kendisini belli eder. Kalbi ve sinir sistemini etkileyen, çocuklarda ve yetişkinlerde görülen bir hastalıktır. Ateşli ve sükunetli devreleri vardır. 
 
2- Yaşlılık Romatizması (Osteoartrit): Genellikle elli yaşın üzerindeki erkeklerde görülür. Geçmişte hastalanmış veya kaza geçirmiş eklemleri tutar. Eklemler şişer ve hareket sırasında çok ağrı verir. Parmak kemiklerinin uç eklemlerine yakın yerlerde kemik büyümesi görülebilir. Ağırlık taşıyan eklemler, hareket sırasında gıcırtılı bir ses çıkarır.
    
3- Başka Bir Hastalık Sonrasında Ortaya Çıkan Romatizma (Romatoit Artrit): Umumiyetle yirmi-kırk yaş arası kadınlarda görülür. Sebebi tam bilinmemekle beraber, iltihabı bir kadın hastalığından sonra ortaya çıktığı için; bir çeşit bağışıklık reaksiyonu olduğu sanılmaktadır. El ve ayakların ufak eklemlerinde, altçene kemiğinin kafatasına birleştiği yerde, köprücük ve göğüs kemiği eklemlerinde ağrı ile birlikte şişlikler görülür.
   
 4- Doku Harabiyeti ile Neticelenen Romatizmalar (Fibrozit):
Mafsal ağrıları ve tutuklukları ile birlikte; erkeklerde damar sertliği, kadınlarda şişmanlama eğilimi görülür. Eklem yerlerindeki bağ doku iltihaplanma sonucu yıkıma uğrar ve tutukluklara sebep olur. İlerlemesi halinde hastada iştahsızlık, hareketsizlik ve beslenme bozuklukları görülür. Zaman zaman vücut ateşinde yükselmeler olur. Kaplıca tedavisinin iyi neticeler verdiği gözlenmiştir.

5- Ameliyat Sonrası Ortaya Çıkan Eklem Tutuklukları: Çeşitli iş kazaları sırasında, hareket sistemlerinde meydana gelen kırık, çıkık ve ezilmelerin bazan ameliyatla tedavisi gerekmektedir. Ameliyat sonrasında cerrahi müdahale gören eklem yerlerinde ağrılar ortaya çıkabilir. Bu ağrılar için de kaplıca tedavisi çok iyi neticeler vermektedir.
    
Romatizmaya Yakalanmamak İçin: Romatizmanın hemen hemen her çeşidinin tedavisi zor hastalıklardan olduğu kabul edilmiştir. Bunun için, hastalıkla mücadeleden ziyade; koruyucu tedbirler daha önemlidir. 
  
DİKKAT

Kemik tümörü olduğu teşhis edilen hastalar kesinlikle kaplıcaya gidemezler. Ayrıca, romatizma ile ilgisi olmayan, mikrobik kemik ve mafsal hastalıklarında da kaplıca tedavisi uygulanmamalıdır.

Toplumda En Çok Görülen Romatizma Türleri



  • Osteoartrit


  • Romatoid artrit


  • Yumuşak doku romatizmaları (fibromiyalji, boyun ağrısı, bel ağrısı)


  • Osteoporoz


  • Akut eklem romatizması


  • Spondiloartrit

Romatizma hastalığının önemli bir bölümünün kesin nedeni bilinmemektedir. Genetik yatkınlık bazılarında önem taşır (ailede kalıtsal romatizma öyküsü). Bunun dışında eklemlerde yükü artıran şişmanlık ya da damar yapısını bozan sigara kullanımı ve alkol gibi dış etkenlerin engellenmesi de romatizmalı hastalar için yararlıdır.
Bazı romatizmal hastalıklar: kalp, akciğer, böbrek beyin vb. gibi iç organları da etkileyebilirler. Çoğunlukla bulaşıcı mikrobik değillerdir.
Romatizma hastalığı her yaşta görülebilir. O yüzden bir yaşlılık hastalığı olarak düşünülmemelidir. Romatizmal hastalıklar genel olarak kadınlarda daha sık görülmektedir. Bununla birlikte erkeklerde daha sık görülen (spondiloartritler, gut) gibi hastalıklar da vardır.

Tedavisi

Bütün hastalıklarda olduğu gibi romatizma hastalıklarda da en uygun tedavinin yapılabilmesi için erken teşhis ve tanı çok önemlidir. Çoğunlukla erken dönemde teşhisi zor olmakla birlikte, bir romotoloğun gözetiminde hastalığın gidişatı gözlemlenerek doğru karara varılmalıdır. Çünkü belirli zamanlarda romatizmal hastalıklar değişiklik gösterebilmektedir. Bu nedenle teşhisi ve tanısı zaman alabilmektedir.

Romatizmal hastalıkların bir bölümünde hastalık müzmin bir şekilde sürebilir. Bu durumda tedavinin uzun süreceği ve verilen ilaçların hekim kontrolünde devam ettirilmesi gerekmektedir. Yapılan tedaviler hastalığı tam olarak iyileştirmese de günlük yaşamınızı ağrısız ve rahat olmasını sağlamayı amaçlamaktadır.

Bu hastalıkları kavramak için, hareket sisteminin (iskelet, eklemler ve eklem çevresi yapılar) anatomisini tanımak gereklidir. Bilgisayarlı tomografi, nükleer manyetik rezonans gibi yeni inceleme yöntemlerinin ortaya çıkmasıyla romotolojik hastalıkların teşhisinde büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Aynı zamanda, genel ve yerel olarak yapılan romotolojik tedavilerin etkinliği de önemli ölçüde artmıştır. 

Son yıllarda geliştirilen ilaçlar, uygulanan tedavilerin büyük ölçüde olumlu bir şekilde sonuçlar vermesini sağlamıştır. Ailevi Akdeniz Ateşi(FMF) hastalığı da ayak bileklerinde kızarıklık ve şişme ile birlikte ağrıya yol açabilir. Bu hastalık Romatizma ile karıştırılabilmekte ve yanlış tedavi uygulanabilmektedir. (sürekli antibiyotik tedavisi gibi).Bu nedenle doktorunuzu FMF olabileceği yolunda uyarmanız ve gerekli tahlilleri yaptırmanız hastalığın tanısına yardımcı olacaktır.
 

Benzer Yazılar