Haşimato Hastalığı Nedir?
Haşimato Hastalığı, tiroid bezinin müzminleşmiş bir iltihabıdır.
Hakaru Haşimato adlı bir Japon doktoru tarafından tanımlandığı için onun adıyla anılmaktadır.
Tiroid bezinin iltihaplanmasına genel olarak Tiroidit adını vermekteyiz. Bunun pek çok nedenleri olabilir: Bakteri, virüs, ışın tedavisi, iyot eksikliği ve henüz bilemediklerimiz... Haşimato Hastalığı, bilinmeyen medenlerle ortaya çıkmaktadır.Tiroidit, yeni doğandan yaşlılığa kadar hayatımızın her döneminde görülebilir.
Haşimato hastalığı da bunlardan biri olup, "nedeni bilinmeyenler" arasında telaffuz edilir ve burada sözü edilen iltihap, irin ya da cerahat değildir. Hastalık, öldürücü değildir ama tanı konup tedavi edilmezse kelimenin tam anlamıyla süründürebilir. Haşimato, kadınlarda erkeklerden daha sık görülmektedir. Bu hastalığı 1 erkeğe karşın 10 kadında teşhis etmekteyiz. 30 ile 60 yaşlar arası, hastalığın en sık görüldüğü dönemlerdir.
İyot eksikliği, Haşimato Hastalığının en başta gelen hazırlayıcılarından biridir. Tiroid hormonlarının ham maddesi iyot dur. İyot olmadan ne tiroid bezimiz doğru çalışır ne de hormon sentezleyip kana salabilir. İyot, başta tuz olmak üzere gıdalarla alınması gereken bir elementtir.
Haşimato Hastalığı Neden Olur ?
Haşimato hastalığı pek çok nedene bağlı olarak ortaya çıkabilir. Hamilelikten virüs ve bakterilere kadar pek çok unsur, haşimato hastalığının oluşumunda etkili bir rol oynayabilir. Haşimato hastalığının oluşumundaki temel neden, bağışıklık sisteminin tiroid hücrelerini mikrop olarak algılayıp tahrip etmesidir. Bağışıklık sisteminde meydana gelen bu sorunun nedeni henüz bilim adamları tarafından bulunamamıştır. Ancak bu konuyla ilgili çeşitli düşünceler ve teoriler mevcuttur.
Virüs ve bakterilerin haşimato hastalığını tetiklediği düşünülmektedir. Virüs ve bakterilerle savaşmak için üretilen antikorların aynı zamanda vücuda da saldırabileceği ifade edilmektedir. Haşimato hastalığının oluşumunda etkili olduğu düşünülen bir diğer durum ise genlerdir. Otoimmün hastalıkların genler yoluyla yayılabileceği ifade edilmektedir. Ayrıca aşırı iyot tüketimi de haşimato hastalığı riskini arttırabilir. Haşimato hastalığının tetiklediği düşünülen durumlardan bir diğeri ise hamileliktir. Doğum sonrasında birçok kadın hipotiroidinin değişik formunu geçirebilir ve bu durum kendiliğinden geçebilir. Ancak bu tip vakaların %20’sinde yıllar sonra haşimato hastalığı meydana gelebilir. Buna bağlı olarak hamileliğin haşimato hastalığına neden olabileceği düşülmektedir.
Haşimato Hastalığının Belirtileri
Hastanın doktora gitmesine neden olan ilk belirti guatr denen tiroid bezinin şişmesidir. Guatr şişmeleri değişik büyüklüklerde ve şekillerde olsa da hepsi boyun bölgesinin şiş görünmesine neden olur. Guatr nadiren ağrıya neden olsa da yeterince büyüdüğünde yutmayı ve nefes almayı zorlaştırabilir. Sonuçta Haşimato hastası olan birçok insan tiroid yetmezliğiyle karşı karşıya kalabilir.
Hastalığın Diğer Belirtileri Şunlardır:
Orta derecede kilo alımı (5-7 kg)
Soğuğa karşı hassasiyet artışı
Kolayca yorulma
Düzensiz ve ağır adet dönemleri
Genç kadınlarda hamile kalmada zorlanma
Kuru cilt ve kabarık yüz
Saç kaybı ve kaş incelmesi
Ses kısıklığı
Depresyon
Kabızlık
Yavaş kalp atışları
Kolesterol seviyesinde artış
Haşimato Hastalığının Nedenleri
Haşimato hastalığı vücudun bağışıklık sisteminin antikorlar üreterek tiroid hücrelerine aldırması sonucu doğar. Bilim adamları henüz bağışıklık sisteminin bu şekilde vücut hücrelerine saldırmasının nedenlerini bulamamışlardır fakat olası teoriler şunlardır:
Virüs ya da Bakteri
Bir virüs ya da bakteri vücudun enfeksiyonla savaşmak için antikor üretimini tetikleyebilir ve bu antikorlar da aynı zamanda vücuda saldırıyor olabilir.
Genler
Otoimmün hastalıkları genetik olarak nesilden nesile genler yoluyla aktarılıyor olabilir.
Hamilelik
Bazı kadınlar doğum yaptıktan sonra hipotiroidinin değişik bir formunu geçirebilir. Çoğu durumda bu tedaviye ihtiyaç duyulmaksızın kendiliğinden geçer fakat yaklaşık %20’sinde ilerleyen yıllarda Haşimato hastalığı gelişir. Bu da bazı kadınlarda hamileliğin hastalığı tetikleyici bir faktör olabileceğini göstermektedir.
İyot
Çok fazla iyot tüketmek hastalığa meyilli bazı insanlarda riskleri artırabilir.
Haşimato Hastalığının Tanısı
Haşimato antikorları pozitif çıkan fakat tiroidi hala normal şekilde çalışan bir hastada doktorlar belli bir süre daha belirtileri izleyebilir. Tiroid etkilenirse tiroid hormonu değiştirici ilaçlar verilmeye başlanır. Daha hassas kan testlerinin gelişimiyle hastalığı daha erken dönemlerde teşhis etmek mümkün hale gelmiştir. Öncelikle doktor boyunda şişme, ciltte kuruma ve saç kaybı gibi belirtileri kontrol etmek için fiziksel testler yapar. Daha sonra hastaya enerji durumu, bağırsak hareketleri ve ses kısıklığı hakkında sorular sorar.
Klinik teşhis koymak için laboratuvar kan testleri de gereklidir.
Bu testler şunlardır:
Hormon Testleri
Hastadan bir kan örneği alınır ve TSH ve T4 hormon seviyelerini test etmek için bu kan laboratuvara gönderilir. Sonuç pozitif çıkarsa antikor testi de yapılır.
Antikor Testi
Haşimato hastalığı ile ilgili belirli antikorların varlığını test etmek için hastadan bir kan örneği daha alınır. Bazı insanlar antikorlara sahip olabilir fakat hala normal tiroid fonksiyonlarını yürütüyor olabilir. Antikorlar yüksek miktarda bulunmazsa doktorlar Haşimato hastalığı teşhisi koyamaz. Yüksek konsantrasyonda antikorlara sahip olmak başkasından daha hasta olduğunuz anlamına gelmez, sadece durumun doğal yollardan düzelmesi ihtimalinin daha düşük olduğu anlamına gelir.
Haşimato Hastalığının Tedavisi
Haşimato antikorları testi pozitif çıksa da tiroid hala normal bir şekilde çalışıyorsa doktorlar bir süre daha belirtileri izlerler. Eğer tiroid etkilenmeye başlarsa hastaya hayat boyu tedavi uygulanır.
Sentetik Hormonlar
Haşimato hastalığı tiroid hormonu eksikliğine neden olursa hormon değiştirme terapisi uygulanır. Bu da sentetik tiroid hormonu alımıyla gerçekleştirilir. Bu sentetik hormon tiroksin hormonuna benzerdir ve bu hormonun doğal versiyonu tiroid bezleri tarafından üretilir. Ağızdan alınan bu ilaçlar yeterli hormon seviyesini tekrar sağlar ve hipotiroidinin tüm belirtilerini ortadan kaldırır.
Tedaviye başladıktan sonra hasta eskiye göre daha az yorgunluk hisseder. İlaç tedavisi hastalık nedeniyle artan kolesterol seviyesini de kademeli olarak azaltır ve alınan kiloların da tekrar verilmesini sağlar. Sentetik tiroid hormonu tedavisi hayat boyu sürer fakat ihtiyaç duyulan doz değiştirilebileceği için doktor sık sık 6-12 ayda bir TSH hormonu seviyesini kontrol eder.
Doz Takibi
Doğru doz miktarını belirlemek için doktor birkaç haftadan sonra TSH seviyesini kontrol etmeye başlar. İhtiyaç fazlası hormon kemik kaybını hızlandırabilir ve kalp ritim bozukluklarına neden olabilir.
Eğer hastanın koroner atardamar hastalığı veya hipotiroidi varsa doktor düşük bir dozla başlar ve kademeli olarak dozu artırır. Böylece kalp bu metabolik değişikliklere yavaş yavaş uyum sağlar.
Tedavi sürerken iyi hissetme gerekçesiyle ilaç alımı bırakılmamalıdır yoksa belirtiler tekrar ortaya çıkabilir.