Sağlık
Kolloidal gümüş hakkında doğrular ve yanlışlar 30.11.-0001

Bu yazımızı okumadan önce daha önce kaleme aldığımız "Kolloidal gümüş nedir?" yazımızı mutlaka okuyunuz. Bu yazımızda kolloidal gümüş ile ilgili sıkça sorulan sorulara cevaplar bulacaksınız.

 

Soru : Gümüş ağır bir metaldir ve vücudumuza zararlıdır deniliyor. Bu doğru mudur?

Baştan söyleyelim Hayır. Her madde belli formda ve dozda elbette toksit olabilir. Önemli olan hangi formda ve ne dozda kullanıldığıdır. Ağır metaller vücudun az da olsa ihtiyaç duyduğu “çinko, bakır, demir, manganez” gibi elementler ile vücudun hiç ihtiyaç duymadığı “kurşun, cıva, arsenik ve kadmiyum” gibi metallerdir. Dolayısı ile bir elementin ağır metal olması zararlı olduğu anlamına gelmez. Kanımıza kırmızı rengi veren ve oksijen taşınmasını sağlayan madde Demir dir. Eksikliğinde saç dökülmesine sebep olan diğer bir element ise Çinko dur. Bu örneklerde de görüleceği üzere bir elementin ağır metal olması onun zararlı olduğu anlamına gelmez. Önemli olan bu metallerin vücudumuzda hangi formda ve miktarda olduğudur.

 

Soru : Gümüş tuzları ile yapılan sıvılar sağlık için faydalı mıdır?

Piyasada satılan bazı sıvılar kolloidal özellikte olmayabilir. Bu sıvılar, saf olmayan (AgCl,AgNO3) gümüş-klorür veya gümüş-nitrat gibi gümüş tuzlarından üretilen ürünlerdir. Bu sıvılar kolloidal özellikte değildir ve  vücudumuza faydası yoktur.

 

Soru : Yüksek ppm li kollidaller daha etkili midir?

Öncelikle bir şeyin fazlası her zaman daha iyidir demek kesinlikle doğru değildir. Her duruma ve kişiye özel, miktar uzman ve tecrübeli kişiler eşliğinde belirlenmelidir. Diğer yandan bu ppm konusu son derece yanlış anlaşılan bir konudur. Yüksek ppm, bir etkinlik ölçüsü gibi algılanmaktadır. Halbuki ppm birim sıvıdaki madde miktarıdır.  Herhangi bir karışımda toplam madde miktarının milyonda 1 birimlik maddesine 1 ppm denir. Önemli olan şey, ppm ve alınana miktarın beraberce değerlendirilerek, vucüda alınan toplam maddenin hesaplanmasıdır. Örneğin 10 ppm 50 ml içilen bir kollaidal gümüş ile, 5 ppm 100 ml içilen kollaidal gümüş aslında aynı miktar gümüş iyonunu vücuda verir. 10 ppm lik örnek daha etkin değildir. Günün sonunda çözelti içindeki toplam madde miktarına bakmak gerekir.

 

Soru : Evde Kolloidal gümüş üretmek zararlıdır deniliyor bu doğru mudur?

Bu ticari şirketlerin, kendi çıkarları için ürettikleri bir varsayımdır. Evde kolloidalleri üretmek belirli konulara dikkat edildikten sonra mümkündür. Başlıca dikkat edilmesi gereken konulara dikkat etmeniz yeterlidir;

  • Kesinlikle %999 saflıkta güvenilir bir gümüş çubuk kullanmalısınız.
  • Düşük voltaj ve uzun süre prensibi ile elektroliz yapmalısınız.
  • Kullandığınız ekipmanlar ve su, hijyen ve sağlık kurallarına uygun olmalıdır.

 

Soru : TDS cihazı gümüş iyonu yoğunluğunu ölçmez, kullanmayın deniliyor, ne dersiniz?

TDS cihazı Ag iyon miktarını ölçebilir ancak kolloid haldeki Ag miktarını ölçemez.

TDS cihazı suda iletkenlikten yola çıkarak, sudaki çözünmüş partikülleri ölçen bir cihazdır. Suda iletkenliği ise sadece iyon haldeki maddeler taşır. Örneğin Ag+ iyonu elektirik iletkenliğini arttırırken, Ag atomu iletkenliği arttırmaz. Wikipedia da geçen şu ifadeleri okuyalım;

TDS metre, bir çözelti'nin toplam çözünmüş katı maddeler ini (TDS), yani çözünmüş katı parçacıkların konsantrasyonunu gösteren bir cihazdır.

Çözünmüş iyonize katılar, örneğin tuzlar ve mineraller, bir çözeltinin elektriksel iletkenliğini (EC) arttırır. İyonize katıların hacim ölçüsü olduğu için, TDS'yi tahmin etmek için EC kullanılabilir. Şeker gibi çözülmüş organik katılar ve kolloidler gibi mikroskobik katı parçacıklar bir çözeltinin iletkenliğini önemli ölçüde etkilemez ve dikkate alınmaz.

Bir laboratuvarda sudaki tüm TDS'yi ölçmenin en doğru yolu, arta kalan kalıntıyı bırakarak suyun buharlaştırılması ve daha sonra kalıntının tartılmasıdır.

 

Altını çizmiş olduğum ifadeler gayet açık ve nettir. Kolloidler çözeltilerdeki elektirik iletkenliğini arttırmadığından, kolloidal haldeki parçacıklar hakkında bilgi vermez.

Dolayısı ile TDS değerine bakarak gümüşün ppm değeri hesaplanamaz.

TDS in elektirik iletkenliğine bakılarak hesaplanmasının nünde bir diğer engel ise, çözünen maddenin iyonlarına bağlı olarak da iletkenliğin değişmesidir. Bunun için her çözüne madd için bir düzeltme faktörü bile vardır. Aşağıda bu konyla ilegili Wikipedia da geçen ifadeleri incelebilirsiniz:

EC'den TDS'ye dönüştürme, farklı çözünmüş katılar için dönüşüm faktörü farklı olduğu için önemli hatalar yaratabilir. Örneğin, EC'yi Potasyum Klorür'den TDS'ye dönüştürmek için dönüşüm faktörü 0.50-0.57'dir. Sodyum klorür 0,47-0,50 faktörüne sahiptir ve bazı tipik olarak bulunan çözünmüş mineraller 0,85'e kadar çıkabilir. Dönüştürme faktörü de sıcaklığa bağlı olarak değişir ve yalnızca sofistike sayaçlar çözelti sıcaklığını ölçer ve telafi eder.

 

Labaratuvar tetkikleri haricinde (sizin yapabileceğiniz) TDS değerinin doğru hesaplanabilmesinin tek yolu şudur; (bu dahi kesin sonuç vermez)

 

Suda çözünmüş Ag miktarı (1) - TDS metrede okunan değer (2) = Kolloid haldeki Ag miktarı

 

(1) Elektrolize başlamadan önceki Ag miktarı - Elektroliz sonunda -temizlenmiş- elimizde kalan gümüş miktarı (hassas terazi ile ölçülmeli)

(2) Saf su kullandığımızı varsayarsak, TDS cihazı ile ölçülen ppm değeri suda çözünmüş iyonları (büyük oranda Ag+ iyonu) verecektir.

(*) 1 ppm 1 kilogram çözücüde çözünmüş 1 mg maddeyi ifade eder.

Soru : Kolloidal gümüş kullanırken nelere dikkat etmeliyiz?

  • Türk kahvesi̇ fi̇ncanı ölçüsünde yemeklerden 30 daki̇ka kadar önce sonra günde 2 kez alınabilir.
  • Ağızda mümkün olduğunca uzun tutup di̇l altından di̇rek kana karışması sağlanmalıdır. 
  • Kolledial gümüş kullanılan günlerde alkol ve sarımsak tüketilmemelidir.
  • Karanlık ve serin yerlerde (oda sıcaklığında) muhafaza edilmelidir. 
  • Metal ile temas ettirilmemeli, plastik kaplarda saklanmamalıdır.

 

Benzer Yazılar